Uncategorized @tr

Göbek Fıtığının Tedavisi Nasıl Yapılır?

Göbek fıtığı annenin bebeğini doğurmasının ardından, bebekteki anneyle bebeğin arasındaki kan akışını sağlayan bebek kordonunun birkaç gün içerisinde düşmesiyle, göbek çukurunun açılıp büyümesiyle oluşur. Bu oluşum bebeklerde görülen oluşumdur. Yetişkinlerde görülen oluşum ise, bebekken çukurun kapanıp yıllar sonra çeşitli hastalıklar dolayısıyla tekrar açılması ile oluşmaktadır. Hamilelerde ise aşırı kilo almaya bağlı olarak, göbek çukurunun hassaslaşmasıyla görülür.

Bebeklerde ve hamilelerde kendi kendine geçen ve bir tedavisi olmayan bu hastalık, yetişkinlerin yalnızca yüzde ikisinde görülür ve tedavi olunmazsa, dikkat edilmeyen önemsenmeyen bu rahatsızlık ölümle bile sonuçlanabilir. Göbek fıtığının boğulmasına bağlı olarak bağırsak tıkanır ve gaz ve dışkı çıktısı yapılamaz duruma gelir. İlk rahatsızlıkları kabızlık, mide bulantısı, kusma gibi basit şeyler olacakken, daha sonrasında bağırsağın bir kısmının ölmesine gidecek en son bağırsağın patlamasıyla, ölümle sonuçlanacaktır.

Göbek fıtığı genellikle birden aşırı kilo almış ya da vermiş, siroz hastalığı olan, oturup kalkarken dikkatsiz ve hızlı davranan, aşırı yük kaldıran ve bunu sık sık yapan insanlarda oluşan bir hastalıktır. Yine de yetişkinlerin çoğunda ameliyat sonrası görülür.

Göbek Fıtığının Tedavisi

Göbek fıtığı bir karın duvarı fıtığı sayıldığı için maalesef tedavisi yetişkinlerde yalnızca ameliyat ile mümkündür. Zaten hamilelerde ve bebeklerde oluşanlar kendiliğinden geçtiğinden, onlar için ayrı bir tedaviye gerek yoktur, yine de belki doktor bitkisel bir çözüm uygulayabilir. Karın duvarı fıtıkları yama adı verilen yöntemle kapatılır. Ama göbek fıtığında açıklık, diğer karın duvarı fıtıklarına oranla düşük olduğu için, kimilerinde yamaya gerek duyulmaz.

Tavsiye edilen tedavi yöntemi, fıtığı yama ile kapatmaktır çünkü dikiş ile kapatılan fıtıkların onarımı sonrasında nüks görülme ihtimali yüksektir. Dikiş kullanılarak kapatılan göbek fıtıklarının tamamında düşük de olsa nüks görüldüğü fark edilmiştir.

Göbek fıtıkları en çok karın içi iç basıncın arttığı dönemlerde ortaya çıktığı için, gebelerde görülme olasılığı oldukça yüksektir. Gebelerin tedavisi kendiliğinden de olabilir ama genellikle sezeryan ile tamamlanan gebeliklerde, sezeryan yapılırken açıklık dikilir. Sonradan daha büyük problemlere neden olan bu yöntem, gebelere kesinlikle tavsiye edilmemektedir.

Yetişkinlerde oluşmuş göbek fıtıklarına geri dönersek, bu fıtıklar açık ve kapalı ameliyatlar ile tedavi edilebilir. Açık ve kapalı ameliyatlarda izlenen yöntemler farklıdır. Örneğin açık ameliyatlarda kullanılan yama biçimi standart yama olarak adlandırılırken, kapalı ameliyatlarda kullanılan yama biçimi kompozit yama olarak adlandırılmaktadır.

Kompozit yamalar standart yamalara göre pahalı sayıldığından ameliyat ücretini arttırır, bu yüzden çok fazla tercih edilmemektedir. Tabiki standart yamalara göre avantaj sağlamaktadır. Örneğin göbek çukuru aşırı açılmış göbek fıtıklarına kapalı tip ameliyat önerilmektedir, bu onlar için pahalı olduğu kadar rahat ve konforludur. Göbek fıtığı büyüdükçe standart yamanın, kompozit yama karşısındaki değeri azalır. Göbek fıtığı küçük olanlara fazladan masraf yaptırmamak için, standart yamaların tercih edilmesi mantıklıdır.

Açık veya kapalı tip ameliyatlardan sonra hastaların aynı gün evlerine çıkmaları mümkündür. Çünkü göbek fıtığı ameliyatı kolaydır ve ardından gelen süreç acısızdır. Göbek fıtıklarının yama ile tedavi edilmesinden sonra nüks oluşma ihtimali o kadar düşüktür ki, yok bile denilebilir. Bu nedenle en garanti tedavi yöntemidir.

Bazı doktorların iyi onarmaması ve yama kullanmaması sonucu oluşan açıklıklar onarımı zorlaştırdığı gibi, hastayı da tehlikeye atmaktadır. Birkaç kez nüks oluşmuş açıklıklar da aynı şekilde, hasta için tehlikeli sayılır. Çünkü nüks olmuş göbek fıtıkları asla ilk göbek fıtıkları gibi olmayacaktır, her zaman daha büyük olacaktır ve daha ağrılı bir süreç ile büyüme sağlayacaktır.

Dr. Ahmet Bekin'e Sor

    Bir cevap yazın

    E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir